2 Ağustos 2011 Salı

Futbolumuz temizleniyor mu?


Futbolda şike soruşturması ile ilgili bir şeyler yazıp yazmama konusunda uzunca bir kararsızlık yaşadım. Önce twitter’ın verdiği tembellik sonra başka işler derken olayın üzerinden neredeyse bir ay geçti. Bilenler bilir ama yine de belirtmekte fayda görüyorum (çünkü bazı insanlar söz konusu futbol olunca mantıklı düşünemiyor) ben bir Galatasaray taraftarıyım.

Bütün süreç tam bir kabus. Hele ki yaşadığımız ülkenin yargı sistemini düşündükçe kabusun daha da büyük olacağını öngörmemek imkansız. İkinci dalgaya kadar açık konuşmak gerekirse benim de aklımda şu vardı: Fenerbahçe şike yapmış olabilir. Ama bu ülkede bu ilk şike değil. Zamanında Trabzonspor, Türkiye Futbol Federasyonu ve bazı Anadolu Kulüpleri üzerinden futbolda etkin olmaya çalışan AKP, bu sefer hedef büyütüyor ve Fenerbahçe içinde etkin olmaya çalışıyor.

Şunu hemen belirteyim ben iktidarın Fenerbahçe’yi bitirmeye çalıştığını değil, Fenerbahçe’yi ele geçirmeye çalıştığını düşündüm. Yani hemen burada “Herkes bize karşı, 17’ye birci”lerle ayrılıyorum. (Ki o zihniyetle tek ayrıldığım yer bu değil) Daha sonra ikinci dalga başladı. Beşiktaş, İbrahim Akın derken olayın şekli biraz daha değişti. Ama hala amacın bataklığı kurutmak mı yoksa bataklığa sahip olmak mı olduğunu çözemedim.

Konu futbol olduğu için fazla sağa sola girmek istemiyorum. Ama büyük bir demokrasi şölenine dönüştürüldükten sonra “cadı avına” evrilen davalar ortada. Şimdi düşünüyorum belki adı geçen takımlar şikeye bulaşmıştır. Hatta adı geçmeyen takımların da geçmişlerinde şike vardır. Ben tuttuğum takım dahil bu ligde mücadele eden ve etmiş olan takımların hiçbirine kefil olmam. Ama, mevcut iktidarın ve onun uşağı olmuş yargı sisteminin amacının memleket futbolunu yüceltmek olduğunu da düşünmüyorum.

Kendilerinin milyar dolarlık futbol ekonomisini ele geçirmek gibi bir arzusu olduğunu düşünüyorum. Yani tekil olarak Fenerbahçe ya da Beşiktaş ile değil de total olarak bizim futbolumuza salça olma durumları var. Hatta bir dönem bunu Federasyon Başkanı aracılığı ile yapmaya çalıştılar ama sonra kör öldü badem gözlü oldu.

Bu kadar çok ihlalin ve yamuk uygulamanın olduğu bir davaya güvenmek çok zor. Hatırlarsanız bu hükümet “Yetmez ama evet” sürecinde de medyadaki gücünü kullanarak pembe tablolar çizmişti. Şimdi “Yaşasın futbol temizleniyor” çığlıkları atanların da bir süre sonra başlarını taşlara vurması bence çok olası. Evet bir şekilde futbol temizlenmeli, tıpkı ülkenin demokratikleştirilmesi gibi. Ama kimse kusura bakmasın, Fetullah Gülen'i eleştiren kitap yazanların, aylardır tutuklu olduğu bir ülkede şimdilik kimse beni amacın futbolu temizlemek olduğuna inandıramaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...